BThaber- Ağ pazarı büyüyor, Türkiye yerinde sayıyor

Tüm haberlere geri dön...

Haber Kaynağı: BThaber, 29 Ekim - 4 Kasım 2007, Sayı: 643, BThaber

bthaber_agpasari.jpgDünya bilişim sektöründe ağ pazarının büyüklüğünün 2005 yılı verilerine göre yaklaşık 73 milyar dolar. Türkiye’de ise bu rakam, 2007 yılı için 2006 yılına göre yaklaşık yüzde 15-20’lik bir büyüme oranı ile yaklaşık 300-350 milyon dolar civarında olacak. Türkiye için toplam bilişim pazarı içinde ağ pazar payı ise yaklaşık yüzde 20 civarında olması her ne kadar dünya ile paralellik gösterse de uzmanların pazarın Türkiye’de karamsar bir tablo çizdiğinde hem fikir. IDC verilerine göre ise 2007 bilişim pazarı 4,6 milyar dolar civarında olacak. Bunun yüzde 20’sinin ağ teknolojileri olacağı varsayılıyor. Buradan hareketle dünyada 1 milyar dolara yakın bir pazar büyüklüğü bekleniyor. KOBİ’lerin teknoloji kullanımına soğuk bakması da pazarı sendeleten konuların arasında yer alıyor. Yine uzmanlara göre pazarda Güney Afrika ve Rusya dahil EMEA rakamları incelendiğinde Türkiye’nin pazarın yüzde 2’sini kapladığı görülüyor. Eğer Amerika ve Asya-Pasifik’i de hesaba katacak olursak bu oran daha da düşüyor. Bu sonuçlardan yola çıkarak, uzmanlar Türkiye’nin ağ teknolojileri anlamında gelişmekte olan ve yeni teknolojileri uygulamaya açık bir pazar olduğu söylenebilir. Wi-Max gibi yüksek bant genişliği ve performans veren teknolojilerin önümüzdeki yıllarda pazarın gözbebeği olması bekleniyor. Wi-Max dışında VoIP, DSL ve IP bazlı ağ yatırımlarında da önemli oranda artışlar göze çarpıyor. Pazardaki en yaygın görüş ise pazarın önceki yıllarda olduğu gibi güvenilir ve marka bilinirliği oturmuş şirketler arasında paylaşılacağı yönünde.

Ağ pazarı büyüyor, yeni ürünlere yatırım artıyor
Dünya bilişim sektöründe ağ pazarının büyüklüğünün 2005 yılı verilerine göre yaklaşık 73 milyar dolar, EMEA bölgesi için ise 14 milyar dolar olduğu biliniyor. Türkiye’de ise bu rakam, 2007 yılı için 2006 yılına göre yaklaşık yüzde 15-20’lik bir büyüme oranı ile yaklaşık 300-350 milyon dolar civarında bir pazar büyüklüğü bekleniyor. Türkiye için toplam bilişim pazarı içinde ağ pazar payı ise yaklaşık yüzde 20 civarında. Kablosuz ağ erişimi konusunda LMDS, MMDS ve Wi-Max gibi birçok farklı teknoloji geliştirildiğine değinen Bilge Adam Kurumsal Network Birim Müdürü Kemal Yıldırım, “Teknolojilerden bir kısmı yerel internet servis sağlayıcılar tarafından test edilmesine rağmen yasal düzenleme sürecinin tamamlanmamış olması nedeniyle henüz kullanılamıyor. Ülkemizde Internet kullanımının hızlı artışı ile birlikte geniş band teknolojileri ön plana çıkmış durumda. Bu teknolojiler içinde de ADSL ve GSHDL yaygın olarak kullanılıyor. Şuan Türk Telekom’un sahip olduğu kablo altyapısı üzerinden verilen bu hizmetler yakın gelecekte açılacak ihaleler neticesinde alternatif operatörlerin de verebildiği hizmetler sınıfına girecek” dedi. Genel teknoloji eğilimine 10 Gigabit erişim örneğini veren Yıldırım, “Kurum ağlarında karşımıza çıkmaya başlayan 10G erişim için henüz çözülmesi gereken bazı konular var; örneğin sunucu sistemlerindeki PCI bus yapılarının hızları gerçek anlamda saniyede 10Gigabit hızında erişim sunamamaktadır, ayrıca bakır kablo ile 15 metre gibi bir kısıtlama söz konusudur, ancak şimdiden bir çok kurumun 10G ağ cihazlarına yatırım yaptığı görülüyor” şeklinde görüş belirtti. Bilişimcim Genel Müdürü İbrahim Arslan ise bu konuda şunları söyledi: “Türkiye ağ pazarını oluşturan şirketler, artan istemci ve sunucu sayısına paralel olarak artan bant genişliği ve sunucu ihtiyaclarını karşılamak amacıyla hergün daha fazla donanım ve daha fazla bant genişliği satın almaya dayalı geleneksel yöntemleri bir kenara bırakmaya başladı. Bu değişimdeki iki ana neden, artan sahip olma, yönetim maliyetleri ve altyapılarda ulaşılan limitler olarak karşımıza çıkıyor. Şirketler eskiye oranla içinde bulunduğumuz dönemde router, switch gibi bilgi taşıma ekipmanları yatırımlarına, coğrafi aktif-aktif yedeklilik, yük ve link dengeleme, uygulama hızlandırma ve optimizasyon ürünlerini de dahil ederek mevcut yatırımlarının daha efektif kullanımına yönelmiş durumdalar.” Ses-veri bütünleşmesi Önümüzdeki dönemde ağ sektöründe teknolojik ilerlemelerin yanı sıra sesin, görüntünün, verinin, hatta uygulamaların iç içe geçtiği bütünleşik çözümler ağırlığını koyacak. Bu uygulamalarla ağ alt yapısı günlük hayatımıza artan oranda girecek ve katlanarak büyüyecek. Kurumsal ağların yanı sıra cep telefonundan, dizüstünden, el bilgisayarlarına kadar çeşitli mobil cihazları daha yoğun kullanılacağını ifade eden Bürolink Genel Müdürü Osman Kınlı, “Yoldayken maç ya da çocuğunuzun yuvadaki oyununu seyredip, müşterimize ürünlerinizi ve görüntülerimizi içeren tekliflerinizi sunmaya kadar yaygınlaşan bir kullanım zenginliği olacak. Ağ sektörü sadece altyapı üreten halinden çıkarak ve ürünlerini diğer teknolojiler ile bütünleşip kullandıran sektör olacak” dedi. İletişimde kullanılan teknolojilerin gelişmesiyle ağ teknolojileri kavramının kapsamının da önemli ölçüde geliştiğini ifade eden Cisco Türkiye Teknoloji Çözümleri Genel Müdür Yardımcısı Özay Uyanık, “Bugün kabolulu ve kablosuz kurumsal ağlar, çeşitli telekom operatörlerinin sunduğu GSM, GPRS, 3G, Wi-Fi ve Wi-Max gibi kablosuz ağlar, bu ağlara erişimde kullanılan cihazlar, bu ağlar üzerinden sağlanan ağ tabanlı hizmetler ve tüm bu ağların güvenliğini sağlayan yazılım ve donanım tabanlı sistemleri ağ teknolojileri pazarı bünyesinde değerlendiriliyor. Bu kapsamda ağ teknolojileri pazarı büyümesiyle ilgili tam bir rakam vermek çok zor” dedi. Büyüme yüzde 20 civarında Türkiye ağ pazarı 2007 yılında yaklaşık yüzde 20 büyüdü. Dünyada bu pazarın büyüme hızı yüzde 60-70’leri bulduğunu kaydeden CPG Kanal Satış Müdürü Serkan Yücekaya, “Karşılaştırıldığı zaman ağ pazarındaki yeni eğilimler Türkiye’ye biraz geç adapte oluyor gibi görünse de dünya ile hemen hemen aynı anda değişimler takip ediliyor. Son zamanlarda görülen eğilimlerden en önemlisi SOHO tarafında kurumsal ağlarına önemin artması gibi görünüyor. 3-4 kişilik küçük ofisler bile bir ağıa sahip olmak için yatırım yapıyor” dedi. Türkiye’de bilişim sektörünün 5 milyar dolara ulaştığı bilgisini veren EFB Elektronik Satış ve Pazarlama Müdürü Mustafa Arslan, “Bu sektörün ağ pazarı bölümünün altyapısına, üretim ve tedarikçi şirket olarak hizmet vermekte olan EFB Elektronik olarak ağ alt yapı pazarının Türkiye’de hala yapılanma aşamasında olduğunu düşünüyoruz. Yaklaşık 30 milyon dolar civarında olan ağ pazarı pasif alt yapı yatırımlarının, özellikle kalitesiz ve performans değerleri test edilmemiş uzak doğu ürünleri ile yapılıyor olması bu pazarda yatırım yapmakta olan, biz ve bizim gibi dünya standartlarına uygun mal ve hizmet veren tedarikçi ve üreticileri bir hayli üzüyor” şeklinde konuştu. Ağ teknolojilerinin VoIP, görütülü görüşme, IP TV, E-öğrenme gibi IP uygulamalarının çeşitlenmesi neticesinde bu uygulamalara olanak sağlamak açısından sürekli bir gelişim eğilimi içerisinde olduğunu söyleyen Karel İş ve Ürün Geliştirme Müdürü Gökhan Yazıcı, “xDSL teknolojileri, metro-ethernet, Wi-Fi, Wi-Max gibi kablolu ve kablosuz genişbant ağ erişim yöntemleri daha yaygın kullanılmaya başlanmıştır. Ağ üzerinden taşınan gerçek zamanlı uygulamaların servis kalitesini yükseltebilmek için ağların yönetilebilirliği önem kazanmıştır. Omurgalarda oluşturulan MPLS destekli şebekeler sayesinde servis kalitesinin arttırılması amaçlanmaktadır. Ağların üzerinde çalışan kritik uygulamalar nedeniyle son dönemde güvenilirlik de ağ tasarımlarında ön plana alınan bir unsur haline gelmiştir. Bu amaçla özellikle omurga yatırımlarında tam yedekliliğin sağlanmasına dikkat edilmektedir” şeklinde görüş belirtti. Gerkesinimler artıyor, pazar büyüyor Bugünün koşullarında yarattılan iş modelleri ve sizi diğerlerinden ayıran ürünler kadar, fırsatlara hızlı reaksiyon verebilmenin de önemli rol oynadığını ifade eden Meteksan Sistem Genel Müdür Yardımcısı Taner Bengi, “Bu çevikliği sağlayabilmek için artık kurumlar ağ teknolojilerine yapılan yatırımın öneminin farkındalar. Ağ teknolojileri pazarında telekom ve finans sektörleri yine lokomotif konumda yer alırken, enerji ve kamu sektörlerindeki yatırımlarda ciddi artışlar oldu” dedi. Telekom sektörü büyük destek veriyor Ülkemizde temel telefon hizmet getirisinin sürekli olarak düştüğünü ifade eden Probil Çözümler Direktörü Necmi Ön, “Bu her ne kadar tüketici için avantajlı bir durum olsa da, organizasyonel yapısını, verimliliğini ve maliyetlerini düşüremeyen operatörler için ciddi bir tehdit oluşturmaktadır. Temel telefon hizmetlerinin getirisinin düşüyor olmasında en büyük etken, deregülasyon ile UMTH operatörlerinin de pazara ortak olmasıyla artan rekabet olsa da, internet üzerinden ses ve video iletişimini bedava olarak sağlayan Skype ya da Messenger gibi servislerin giderek daha yaygın kullanımı, operatörleri ciddi trafik ve gelir kaybetmesine yol açmaktadır. Her ne kadar fiyatların azalması ile tüketicinin telefonda geçirdiği süre artmışsa da bu toplam gelirin azalmasını engellememiştir” dedi. Beklentilerin üzerinde bir gelişme var Hızla gelişen ve teknoljoiye ayak uydurmaya çalışan ülkemizde, geçmiş yıllardaki göstergelere bakıldığında tahmin edilen büyümenin beklentilerin üzerinde olduğunu iddia eden Terakom Genel Müdürü Ahmet Özünal, “Çeşitli kurumların yapmış oldukları istatistiklere bakıldığında, diğer gelişmiş ülkelere göre bilgisayar kullanım oranın ülkemizde halen çok gerilerde olduğu, buna ilişkili olarak ağ ve ağ sistemlerinin küçük ve orta ölçekli şirketlerin kullanımına son birkaç yıldır yaygınlaşmaya başladığı gözlenmektedir. Türkiye hızlı internet bağlantılarına sahip olması ile beraber internet kullanımı artmış buna paralel olarak da LAN ve WAN ağ bağlantılarının hızla yaygınlaşması buna iyi bir örnektir” dedi. Sektörde geçen seneye göre en az yüzde 30’luk bir büyümenin söz konusu olduğunu ifade eden Vitel Satış ve Pazarlama Müdürü Mustafa Sert, “Yabancı yatırımların artmasına paralel yatırımlarda önemli artışlar var. Türkiye ağ pazarı gelişmiş ülkelerin ağ pazarı büyüme hızından daha fazla büyüdüğünü söyleyebiliriz. Son teknolojileri yakından takip ettiğimiz için eskiden yapılan Türkiye, batının teknoloji çöplüğü tanımı tamamen geçersiz. Türkiye ağ pazarının önündeki tek engel, telekomünikasyon piyasasının hala oturmamış olması. 10 yılda geldiğimiz internet kullanıcısı sayısına 3-4 yılda gelmek mümkün olurdu” şeklinde konuştu. Yatırımlar IP telefona IP telefonu uygulamalarının ağ pazarında son dönemlerde görülen eğilimlerin başında yer aldığını iddia eden Bimel Network Müdürü Ender Kefoğlu, “IP telefonu uygulamaları şirketlerin ses ve veri iletişimi için ayrı ayrı yatırım yapma ihtiyacını ortadan kaldırırken, kullanıcıların verimliliğini önemli oranda artırıyor. Bu yapısıyla IP telefonu uygulamaları, her sektör ve ölçekten kuruluş için maliyetleri düşürmek açısından son derece cazip bir alternatif oluşturuyor” dedi. Triple Play ve FTTH’nin de yeni eğilimler arasında yer alacağına değinen Kefoğlu, sözlerine şu şekilde son verdi: “Triple Play kısaca veri, telefon ve televizyon hizmetlerini tek bir kablo ortamından evlere dağıtmak anlamına geliyor. Bunun için evlere kadar giden, performansı yüksek bir iletişim hattı gerekiyor. Şu anda iki popüler teknoloji var: xDSL ve Ethernet teknolojileri. Evlere kadar fiber götürmenin kısa adı FTTH olarak geçiyor. Bu altyapı sayesinde veri, telefon ve teleziyon hizmetleri tek bir kablo ortamında evlere rahatlıkla ulaştırılabilecek.” Pazar boyutlarını tahmin etmek zor Türkiye’deki günümüz ağ pazarı boyutlarını tahmin etmenin gerçekten çok zor olduğuna değinen CA Türkiye Genel Müdürü Çetin Uygun, “Fakat geçmiş on yıl ile gelecek on yılın BT gereksinimlerine baktığımızda, aralarında ciddi bir fark görüyoruz. Bundan 10 - 15 yıl öncesinde ağ baglantısı, globaleşmiş şirketlerin kendi içlerindeki iletişim ve ortak kaynak kullanımı için yaptıkları bir yatırımdı. Bugün ise, sadece global şirketlerin değil, 3-5 kişisel bilgisayarı bulunan küçük şirketlerin bile öncelikle kendi içinde, sonrasında da dış dünyaya intenet ile görüşebildikleri ağ yapıları mevcuttur. Dünya ve Türkiye ağ pazarında son dönemlerde yaygın olan trend, interneti ofis içinde ve dışında bir ağ baglantısı olarak kullanmak. Yani, gerek iletişimde gerekse bilgi ve kaynak paylaşımında internetin tüm özelliklerini kullanmak. Ancak, bu ağ baglantılarında en yaygın eksiğin hem iç hem de dış bağlantılardaki güvenlik ve ağ yönetimi olduğu söylenebilir” dedi. Hızlı büyüme devam ediyor Özellikle 10 Gbit portlarda 2005’in ikinci yarısından itibaren başlayan çok hızlı bir büyüme yaşandığını kaydeden HP ProCurve Networking Ülke Satış ve Pazarlama Yöneticisi Sami Arbak, “Bu durum temel olarak ihtiyaçlardan ve 10 Gbit portlarda ortalama satış fiyatındaki düşüşten kaynaklanıyor. Kurumların merkezde 10 Gbit, uçlarda Gigabit portlara yatırımlarının 2006 yılında hızlandığını görüyoruz. IDC rakamlarına göre 2006’da Türkiye’de yaklaşık 1 milyon port satıldı. Pazarın dolar bazında büyüklüğü ise yaklaşık 68 milyon dolar oldu. Bu, toplam port adedi bazında yüzde 46 oranında bir artış anlamına geliyor” dedi. Arbak, dünya pazarı hakkında ise şu bilgileri verdi: “Ağ yatırımlarında yönetim konusu önemini artırdı. Yönetilebilir ağlara geçiş hızlandı. Şimdiye kadar yönetilemeyen ağlar ve kullanılmayan yönetim yazılımları hayata geçirilmeye başladı. Ağların proaktif biçimde ve etkin olarak yönetilmesi, güvenlik ve özellikle iç güvenlik ihtiyacının ilk adımı olarak görülebilir. Bu konuda özellikle Profil Tabanlı Yönetim yazılımlarının kullanılması gündeme geldi. Bu yazılımlar sayesinde artık BT yöneticileri ağlara kimlerin, hangi noktalardan, ne zaman ve hangi haklar ile erişebileceğini belirleyip temel ağ politikalarını oluşturabiliyor ve uygulayabiliyor.” Telekom operatörlerine yönelik ürün grubunu hariç tutulduğunda yapılan araştırmaların Türkiye’de ağ pazarının büyüklüğünün 300 milyon doların üzerinde olduğunu gösterdiğine parmak basan Netex Genel Müdürü Erhan Doğan, “Bu pazarı oluşturan teknolojileri, ağ altyapısı, mobilite, güvenlik ve yakınsama/birleşik iletişim olarak adlandırabiliriz. Dünyada her bir teknolojinin toplam pazardan aldığı pay ile Türkiye’deki segmentasyonun arasında önemli farklar var. Örneğin, Türkiye’de LAN/WAN altyapı yatırımları ve bununla ilgili ürünlerin satışı, toplam pazar içinde daha yüksek bir pay alıyor. Çünkü, dünyada bu yatırımlar büyük ölçüde yapılmış; ağırlıklı olarak yenileme/yükseltme yatırımları yapılıyor ve altyapı üzerindeki uygulamalar daha fazla pay alıyor. Bir başka önemli farklılık ise Türkiye’de halen KOBİ’lerin toplam pazar içindeki payı çok küçükken, dünyada bu segmentin toplam pazarda önemli bir paya sahip olması. Bunu çok iyi yorumlamak gerekiyor bence” dedi. Telekom pazarı ile ağ teknolojileri pazarını birbirinden ayrılamaz bir bütün olarak değerlendirdiklerini ifade eden Teknotel Telekom Direktörü Alper Selçuk, “Ağ kavramı günümüzde sadece teknolojik bir platform değil; insanların üzerinde iş ve yaşam deneyimlerini paylaştıkları bir temel; dolayısı ile bu bakış açısı ve internetin günlük hayatın vazgeçilmez bir parçası olarak kabul edilmesi ile ağın tanımı değişirken, pazarın büyüklüğünü tespit etmek de zorlaşıyor. Ancak telaffuz edilen sayılara bakarsak; Türkiye pazarı için ağ teknolojileri pazar büyüklüğü yaklaşık 300 milyon dolar; Türkiye’nin de içinde bulunduğu coğrafi bölgede 17 milyar dolar ve toplam dünya pazar büyüklüğü ise yaklaşık 80 milyar dolara ulaşmış durumda. Dünyada öne çıkan eğilimler; kablosuz iletişimin Wi-Max ve 3N gibi teknolojilerle; performanslarını artırarak, daha geniş kullanım bulması; fiber altyapıların hızla yaygınlaşarak; triple play uygulamalarını desteklemeleri, IP TV, IP telephony, video uygulamalarının yaygınlaşmaları şeklinde sıralanabilir” dedi. Son 5-6 yıl belirleyici oldu Telekomünikasyonun dünyada en hızlı büyüyen sektörlerden biri olduğunu ve bu büyümenin daha da hızlanacağı otoriteler ve araştırma şirketleri tarafından söylenmektedir. Özellikle geniş bant erişimin son 5-6 yılda çok büyük artış gösterdiğinin gözlendiğini belirten TURCom Teknoloji Pazarlama İletişimi Yöneticisi Ayça Kayış, “Türkiye’de son zamanlarda Türk Telekom’un yaptığı ADSL yatırımları başta olmak üzere çeşitli çalışmalarla geniş bant kullanımı hızla yaygınlaşıyor. Küresel olarak değerlendirildiğinde, 2005 yılı 2004’e göre 3. Nesil hizmetlerde yüzde 100’den fazla kapasite artışının sağlandığı bir yıl olmuş ve 2005 sonu itibariyle dünyada 3. Nesil abone sayısı 50 milyonu aşmış. Bu rakamın 2006 sonunda 120 milyona yaklaşması, 2009 yılında ise 500 milyonu aşması bekleniyormuş. Yani dünyada mobil haberleşme alanında geniş bant veri servislerine doğru hızlı bir yöneliş var.

Pazar yeni teknolojileri destekliyor
Kablosuz ağ kullanımının yasal düzenlemelerin tamamlanmasıyla hızlı bir şekilde yaygınlaşacağını belirten Bilge Adam Kurumsal Network Birim Müdürü Kemal Yıldırım, “ISS’ler kurumsal müşterilerine verdikleri noktadan noktaya yüksek hızlı bağlantıları kablosuz ortama çekmeye başlayacaktır. Bu durum kablo tekelini de bir anlamda ortadan kaldırmış olacaktır. Ancak halen fiber optik ortamın yerini tutması beklenemez, performans ve kapsama alanı bu anlamda problem olmaya devam edecektir. İnternet omurgasının ve Hizmet Sağlayıcılar arasındaki arabağlantıların hızlanması ve artması sonucu VoIP, İnternet TV, sunucu barındırma ve arama motoru hizmetlerinde artış olacaktır. ADSL ve G.SHDL gibi geniş band erişim kullanımının artışı ile birlikte uzun süredir uygulanabilirliği tartışılan Internet Televizyonu gibi konular tekrar konuşulmaya başlandı. Artık geleneksel televizyon kalitesinde hatta daha yüksek kalitedeki yayınların bir ev kullanıcı için dahi mümkün olduğu altyapı oluşmuştur. Günümüze kadar yalnızca kiralık hat ve/veya internet erişimi satan hizmet sağlayıcı kurumların müşterilerine farklılık ve rekabet anlamında satması gereken şey içerik olma yolundadır” dedi. Şirket içi ağ bağlantılarda ITIL ve COBIT gibi iş yapış süreçlerinin hem yazılım hem donanım alt yapılarında bir standart oluşturması beklentiler arasında diyen CA Türkiye Genel Müdürü Çetin Uygun, “Ayrıca şirket içi ve dışı bağlantıların güvenliği konusunun da ön plana çıkacağını düşünüyorum. Dünyadaki genel ağ pazarına baktığımızda daha cok şirket içi, iş yapış uygunluğunu sağlayan denetim ve yönetim yazılımları ön plana çıkmaktadır. Bundan sonraki yıllarda da tum dünyanın iş yapış mekanizmaları belirli BT kuralları ile denetlenmeye doğru gidecektir. Bu hedef doğrultusunda özellikle güvenli ve denetimi kolaylaştıran ağ teknolojileri iş ve ev dünyasındaki yerlerini alacaktır” şeklinde görüş belirtti. IPTV milat olacak Özellike IPTV teknolojisinin yaygınlaşmaya başlaması ve görüntülü iletişimin hayatımıza girecek olmasıyla birlikte bant genişliği talebi daha da artacağını ifade eden Cisco Türkiye Teknoloji Çözümleri Genel Müdür Yardımcısı Özay Uyanık, “Mevcut altyapıda kullanılan bakır kabloların bu talebi karşılayamaması durumunda telekom operatörlerinin fiber optik altyapıya yönelmelerini bekliyoruz. İstanbul Büyükşehir Belediyesi ise bir çok bölgede fiber optik altyapı için kablo kanalları hazırladı. Bu bölgelerde fiber optik kablo döşemek isteyen operatörler, herhangi bir yeri kazmak zorunda kalmadan kablolarını bu kanallar içerisinden geçirebilecek. Birçok alternatif operatör de kendi optik alt yapılarını oluşturmak için çalışmalara başlamış durumdadır. Kurumsal ağ pazarına baktığımızda ise mobil ve kablosuz iletişimin yaygınlaştığını görüyoruz” dedi. Önümüzdeki beş yıl içersinde ağ pazarında mutlaka uzak doğu kökenli kalitesiz ürünler olacağını belirten EFB Elektronik Satış ve Pazarlama Müdürü Mustafa Arslan, “Ama pastanın büyük bölümünün markalı ve kalitesinden, hizmetinden taviz vermeyen şirketlerin paylaşacağına inanıyorum. Cirosal anlamda giderek büyüyen ağ teknolojileri pazarı her gün daha fazla önem kazanacak, yatırım yapan şirketlerin ve kuruluşlarında daha seçici olacağına inanıyorum. Bu gün ağ teknolojileri akıllı bina otomasyonlarından, bilgisayarlı üretim otomasyonuna ve akıllı güvenlik otomasyonlarında dahi kullanılmaya başladığınızı düşünürsek hız ve bant genişliği yeni kategorilerin çıkmasına neden olacaktır. Son dönemlerde ağ teknolojileri ile ilgili üretim yapan şirketlerin Ar-Ge’lerine de daha fazla yatırım yaptıklarını görmekteyiz. Bu yarışta yüksek hızda ağ teknolojisi ürüten şirketlerin yatırım meyvelerini yakın zaman içersinde ülkemizde de almaya başlayacağını umuyorum” şeklinde konuştu. Teknoloji anlamında ağ üzerinden kontrol edilen ürün çeşitliliğinin her geçen gün arttığına değinen HP ProCurve Networking Ülke Satış ve Pazarlama Yöneticisi Sami Arbak, “Yapılan tahminlere göre 2009 yılında ağ üzerinde kullanılan PC dışındaki ürünlerin sayısı PC’leri 5’e katlayacak. Yani ağ üzerindeki her PC’nin karşısında 5 farklı ürün yer alacak. Bunlar ilk etapta IP telefon ve kameralar, güvenlik kontrol ekipmanları ve benzeri ürünler olacak. Ancak yapılan araştırmalara göre kahve, soğuk içecek ve benzeri otomatik makinalar da ağ üzerinden kontrol edilebilir hale gelecek. Dolayısıyla burada en önemli konu, ağ ürünlerinin gittikçe benzer hale gelmesi ve bu ürünlerin endüstri standardını desteklemesi. Genel olarak güvenlik, IP üzerinden ses-görüntü iletimi ve mobilite sıcak konular olmayı sürdürüyor. Dolayısıyla teknolojiler ağırlıklı olarak bu alanda ortaya çıkıyor. Ancak temelde IP üzerinden kontrol edilebilecek her türlü veri ve ekipmanın ağ altyapısı üzerine taşınması ve tek noktadan kontrol edilmesi hedefleniyor” dedi. Verilerde yükseliş IDC’nin verilerine göre, 2007 BT pazarı 4,6 milyar dolar civarında olacak. Bunun yüzde 20’sinin ağ teknolojileri olacağı varsayılırsa, 1 milyar dolara yakın bir pazar büyüklüğü bekleniyor diyebiliriz. G-SHDSL teknolojisinin maliyetleri azalttığı için rağbet görmeye devam ettiğini ifade eden Meteksan Sistem Genel Müdür Yardımcısı Taner Bengi, “Transfer edilen verilerin boyutunun artmasından ötürü performans isteyen şirketler tarafında 10 GB teknolojisi gittikçe yaygınlaşıyor. IP telefon, KOBİ’lerden kamu kuruluşlarına kadar yaygınlaşıyor ve personele verimli çalışma olanağı sağlıyor. Geniş alan ağlarda veri sıkıştırma ve uygulama hızlandırma, kurumların daha düşük bant genişliklerinde daha performanslı çalışmalarına olanak sağlıyor. Teknolojide önceleri sadece bilgi taşındığı için hız fazla önemli değildi. Ancak teknoloji ilerledikçe, kısacası ağlarda taşınabilen bilgi çeşitlendikçe, hız çok önem kazandı. Ethernet hızında başlayan ağ haberleşmeleri, şu an 10 gigabit hızına ulaştı” şeklinde konuştu. Ses, görüntü ve verinin aynı altyapı üzerinden aktarılması ve bunlara yönelik yeni uygulamaların gündeme geleceğini belirten Netex Genel Müdürü Erhan Doğan, “Artık, uygulamalar tüm ağ çözümlerinde önemli bir yer tutmaya başladı ve bu devam edecek. Önceden ağ yatırımlarının hemen hemen tamamı altyapıyı kapsıyordu. Artık, uygulamalar daha fazla yer tutmaya başladı. Ağ pazarında son dönemlerde öne çıkan teknolojiler, birleşik iletişim şemsiyesi altında toplayabileceğimiz ses, veri ve görüntünün aynı ortamda paylaşılmasını sağlayan ve bunu uygulamalarla bütünleyen çözümlerdir. Bunlar IP telefonu ve birleşik mesajlaşma teknolojileridir. Bu teknolojilerin sağlıklı uygulanabilmesi için, altyapıda kullanılan mobilite ve güvenlik teknolojilerinde de büyük gelişmeler söz konusu. Wi-Max, fazlaca konuştuğumuz, ancak henüz yeteri kadar yaygınlaşmayan bir teknoloji. Önümüzdeki 2 yıl içinde bu teknolojinin öne çıkacağına inanıyorum. Bunun oluşumuyla birlikte, kablosuz genişbant teknolojileri daha da yaygınlaşacak ve gelişecektir” dedi. Wi-Max geliyor Wi-Max gibi yüksek bant genişliği ve performans veren teknolojilerin; önümüzdeki yıllarda pazarın gözbebeği olması beklendiğne dikkat çeken Teknotel Telekom Direktörü Alper Selçuk, “Kablosuz şebekelerin, özellikle felaketlerde ve mobil polis ekip gücü yaratmada gerekli iletişim altyapısını başarıyla sağlamaları nedeni ile hızla yaygınlaşacaklarını tahmin ediyoruz. 3N’nin ise kendi yetenekleri çerçevesinde, özellikle yayın-eğlence servisleri için sunduğu altyapıyla, cep telefonu kullanıcılarına katma değer sağlayarak, hayatımıza girmesini bekliyoruz. 2008 yılı sonu itibariyle IP telefon kullanımının geleneksel telefon kullanımı ile sert bir rekabet içerisine gireceği öngörüsü ile yatırımın daha çok tümleşik ağlara doğru olacağını düşünüyoruz. Veri, ses ve videonun aynı altyapı üzerinden iletilmeye başlanması bunları destekleyen akıllı ve daha performanslı ağlara olan ihtiyacı da arttıracak. IP tabanlı video çözümlerinin, mobil ofis uygulamalarının da uygun altyapı imkanlarının sağlanması ile gelişeceğine inanıyoruz” şeklinde konuştu. Yazılım ve aktif cihaz üreticilerinin ağ teknolojilerine yaptıkları katkılar, çok daha kolay, kontrollü ve güvenilir ağ yönetimine olanak tanıyor diyen Terakom Genel Müdürü Ahmet Özünal, “Ülkemizde yetişmekte olan genç nüfus pazarın büyümesinde küçük ve orta ölçekli firmaların her geçen gün daha uygun fiyata daha kolay ve yönetilebilir ağ hizmetleri alabilmektedir” şeklinde görüş ifade etti. Teknolojiler gelişiyor Teknolojilere baktığımızda Metro Ethernet, Wi-Max, VoIP, DSL ve IP bazlı ağ yatırımlarının arttığını ve daha da gelişeceğini düşünüyoruz. Bu yıl için de beklentimiz, telekomünikasyon alanında oluşacak ilerlemelere uygun şekilde pazarın büyümeye davam etmesi. Sonuçta son yıllarda yatırımları tamamlanan yeni teknolojilerin kullanımının kurumlar tarafından benimsenmesine paralel olarak bu yıl da DSL, IP ve ME teknolojilerine yatırımların devam edeceğini tahmin etmek zor değil. TURCom Teknoloji Pazarlama İletişimi Yöneticisi Ayça Kayış bu konuda şunları söyledi: “Ayrıca artan iş ağı talepleri veri güvenliği ve internet erişiminin sınırlı kaldığı alanlarda veya ağ yedekleme projelerinde kablosuz ve uydu ile ilgili uygulamalara yönelik artışın yanında GSM teknolojilerinin kullanımı, yeni bir pazarın doğmasına yol açtı.”

Yatırım artacak
Ağ çözümleri yatırımlarının toplamda artacağını ama fiyat erozyonunun devam edeceğini tahmin ettiklerini belirten Bilişimcim Genel Müdürü İbrahim Arslan, “Daha fazla şirketin ağ teknolojisine yatırım yapacağını ama yapılan yatırımdan daha fazla getiri bekleneceğini söyleyebiliriz. Yatırımlardaki şube/merkez oranının merkez lehine artmasını bekliyoruz. Sanallaşma ve Merkezileştirme teknolojilerinin ülkemizdeki kabul oranın artmasının bunu hızlandıracağına inanıyoruz. Ağ teknolojilerine artan bağımlılık nedeniyle coğrafi yedeklilik gibi ağ’ın sürekliliğini artıran teknolojilere yapılan yatırımın artacağına inanıyoruz. 10/100 Gigabit Ethernet, Sanallaştırma, Metro Ethernet, Merkezileştirme, yük ve link dengeleme çözümleri, Yüksek Süreklilik çözümleri ve çok fonksiyonlu ağ cihazlarını öne çıkan teknolojiler olarak görüyoruz” şeklinde konuştu.

Güvenlik ön planda
Tüm bu gelişmelerin ağ güvenliği ve yönetimini öne çıkaracağını iddia eden Bürolink Genel Müdürü Osman Kınlı, “Güvenlik sadece giriş çıkış noktalarında değil tüm ağın içinde yer alacak. SSL VPN bağlantıları artacak. Bant genişliğini monitor etme ve tam kullanımını sağlama önem kazanacak. Internet erişimlerinde hızlandırmak için caching, yük dengeleme, uygulama düzeyinde güvenlik gibi tekniklerin kullanımı artacak. Uygulamaların her makineye kurulumu yerine bir yere kurulup kullancının erişime açık olması, sanallaştırılması kaçınılmaz olacak. Elbette tüm bunlar gelişen teknolojilerle gelen kullanım kolaylığı, yaygınlığı, ekomikliği ve konusunda uzman şirketlerle olacaktır. Birbirleri ile çelişecek kadar çok çeşitli teknolojilerin hangisinin uygun ve kalıcı olduğunu belirlemek, seçmek ve uyarlamak eskisinden daha çok daha zorlaşmıştır. O nedenle kullanıcıların destek alacakları firmaları seçerken daha dikkatli olmaları gerekmektedir” dedi.

Kablolu-kablosuz bütünleşmesi
Veri ve ses bütünleşmesi tüm hızıyla devam ederken, kablolu ve kablosuz bütünleşmenin büyük bir gelişim sergilediğini ifade eden CPG Kanal Satış Müdürü Serkan Yücekaya, “Artan bir şekilde kablosuz hale gelen ve ses, veri ve videonun tümleşik nitelik kazandığı ağ sistemlerinde pazarın artan ihtiyaçlarını karşılamak üzere önemli fırsatlar görüyoruz. Teknolojinin gelişim aşamalarında da görüldüğü üzere, yakın gelecekte tüm ağlar kablosuz olacak. Başta DSL olmak üzere genişbant erişim teknolojileri, kablosuz erişim teknolojileri ve alternatif telekom operatörleri tarafından sunulan VoIP temelli teknolojilerin ön plana çıktığını görüyoruz” şeklinde konuştu.

Hedef verimlilik
Kurumların kendi içlerinde iletişim teknolojilerini en iyi şekilde kullanarak maksimum verimliliğe ulaşmayı hedeflediklerini ifade eden Probil Çözümler Direktörü Necmi Ön, “Aynı şekilde müşterileri ile de yakın olabilmek ve kurumsal kimliklerini güçlendirebilmek adına da iletişim teknolojilerini daha fazla ve etkili kullanmayı arzuluyor. Bireysel ve kurumsal kullanıcıların daha hızlı ve daha kesintisiz bağlantı talebi sürekli ve kararlı olarak artıyor. Bireysel kullanıcı tarafından bakıldığında internet bağlantısı olarak ortaya çıkan bu talebe, kurumsal tarafta, birimler arası bağlantı talebi de ekleniyor. Önümüzdeki yıllarda belki de iletişim modelleri ve servisleri bizim şu anda hayal edemeyeceğimiz şekillere bürünebilir. Açık olan bir şey var ki o da gelecekte de varlıklarını sürdürmek ve hatta daha da büyümek isteyen telekom şirketlerinin teknolojide yaratıcılığın ve esnekliğin sınırlarını zorlayarak çizginin dışına çıkması, stratejilerini ve yönelimlerini sürekli tazelemesi gerekliliğidir” dedi.

Ağ büyüdükçe talepler artacak
BT yöneticileri kendi sorumluluklarında olmayan kullanıcıları ve cihazları da düşünmeye başlamalı diyen Vitel Satış ve Pazarlama Müdürü Mustafa Sert, “Ayrıca internet ve cep telefonları da kurum ağının bir parçası sayılmalı ve bu şekilde değerlendirilmeli. Internet üzerinden verilecek servisler hayatımızın bir parçası olacak. Örneğin şu an sıfır olan IPTV abonesi 5 yıl sonunda milyonları bulacak. Ağ büyüdükçe kaynaklarınızdan faydalanması gereken kurum dışı kullanıcıları da yönetmek gerekiyor. Bu noktada SSL VPN teknolojisi kesinlikle son dönemde yoğun talep gören bir teknoloji. Kullanıcının ve BT yöneticisinin herhangi bir müdahalesi olmadan kolaylıkla ve güvenli şekilde kurum ağına bağlantı sağlayan SSL VPN teknolojisi, kurumun güvenlik ve yönetim maliyetlerini de düşürüyor. Hemen her büyük ağ cihazı üreticisi kendi SSL VPN çözümünü piyasaya sürdü bile. Artan tehditlere karşı ağ ve bilgi koruması için atak tespit ve önleme sistemleri, güvenlik politikalarına dahil olmaya başladı. Uygulama bazında güvenlik yönetim araçları sunabilen atak önleme ve tespit sistemleri, istenmeyen uygulamaların çalışmasını engelleyerek kurumun zarar görmesini engelleyebiliyor” şeklinde konuştu.

KOBİ’ler yatırıma başladı
KOBİlerin artık ağ teknolojisi yatırımını kaçınılmaz olarak gördüklerini belirten Bilişimcim Genel Müdürü İbrahim Arslan, “2007 yılında KOBI yatırımlarının yüzde 20 üzerinde arttığını tahmin ediyoruz. KOBİ yatırımları çok fonksiyonlu ürünlere kayıyor” şeklinde konuştu. Bir zamanlar tüm ülkenin Internet çıkışının ODTÜ üzerinden sağlanan 64 kbps bir bağlantıyla yapıldığını düşünecek olursak, network altyapısında ülke olarak çok mesafe alındığı bir gerçek. Artık evimize aldığımız ADSL bağlantılar 512 kbps’ten başlıyor. Kurumsal iletişimde ise 2 Mbps G.SHDSL ve Gigabit’e kadar olan bant genişliklerini destekleyen Metro Ethernet teknolojileri yaygın olarak kullanılıyor. Her ne kadar fiyatlar gelişmiş ülkelerdeki seviyelere düşmemiş olsa da, eskiye nazaran daha katlanılabilir sınırlar içerisinde diyen Bimel Network Müdürü Ender Kefoğlu, “Bu teknolojik gelişmelerin doğal bir sonucu olarak Internet nasıl artık geriye dönülmez bir şekilde hayatımızın ayrılmaz bir parçası olduysa, VoIP kullanımı da aynı şekilde geri dönülmez bir yola girmiş bulunuyor. İnsanlar artık kuşku dönemini atlatmış olarak bundan sonraki her geçen yıl daha da artan bir coşkuyla bu teknolojiye hücum edeceklerdir” şeklinde görüş belirtti. Tüm bunların gelişen teknolojilerle gelen kullanım kolaylığı, yaygınlığı, ekomikliği ve konusunda uzman şirketlerle olacağını ifade eden Bürolink Genel Müdürü Osman Kınlı, “Birbirleri ile çelişecek kadar çok çeşitli teknolojilerin hangisinin uygun ve kalıcı olduğunu belirlemek, seçmek ve uyarlamak eskisinden daha çok daha zorlaşmıştır. O nedenle kullanıcıların destek alacakları şirketleri seçerken daha dikkatli olmaları gerekmektedir” dedi. CA Türkiye Genel Müdürü Çetin Uygun ise, “Dış dünyaya internet aracılığı ile açılan KOBİ’ler de öncelikle alt yapılarını korumaya ve bilgilerini saklamaya yönelik teknolojiler geliştirilecektir” şeklinde fikir beyan etti. Yeni kavramlar pazara girdi Wi-Max, 3N, IpV6 gibi konuların artık daha somut olarak pazarda yer aldığını kaydeden CPG Kanal Satış Müdürü Serkan Yücekaya, pazarın bu ürün ve teknojilere refleksi hala durağan 2007 ve sonrası ağ teknolojilerinde hızlı ve ciddi manada bir büyüme gerçekleşmiş olacağını ifade etti. KOBİ’lerin ağ pazarında potansiyellerini yeterince kullanmadıklarını düşündüklerini belirten HP ProCurve Networking Ülke Satış ve Pazarlama Yöneticisi Sami Arbak, “Pazarda kalıcı olmak isteyen işletmelerin ağ pazarındaki yatırımlarını da artıracaklarına inanıyoruz. Zira, gelişen teknolojilerin kullanılmaya başlaması, yeni pazarlara ulaşma çabasındaki KOBİ’lerin de önemli yatırımlar yapacaklarını düşündürüyor. Özellikle üniversitelerimizin iletişim ağı konusundaki yatırım ve çalışmaları, hem içerik hem de yeni teknolojilerin öğrencilere ulaştırılması açısından çok ileri seviyede. Bu yatırımlar, öğrencilerin bilgiye ulaşması anlamında ve akademik çalışmaların ve bilginin daha kolay paylaşılması anlamında gurur verici. Özellikle KOBİ’lerin bilişim ağı yatırımlarında üniversitelerimizdeki ilgili bölümlerle ortak çalışmalarının bir sinerji doğuracağına inanıyoruz” dedi. KOBİ pazarına bakıldığında bilgi teknolojilerinin kullanım oranının giderek arttığını görüyoruz. Buna paralel olarak kullanılan çeşitli BT yazılımları, internet, e-posta, VoIP gibi uygulamalar nedeniyle işletmelerin bant genişlikleri ihtiyaçları da artıyor. xDSL bağlantıların KOBİ’lerdeki kullanımının giderek yaygınlaştığına değinen Karel İş ve Ürün Geliştirme Müdürü Gökhan Yazıcı, “Wi-Fi gibi kablosuz ağ teknolojileri kablo bağımlılığını ortadan kaldırarak çalışanlara mobilite kazandırıyor. KOBİ’lerde iletişim maliyetlerini düşürmek ve verimliliği arttırmak için VoIP ve IP telefon uygulamalarının da kullanımın da önümüzdeki dönemde daha da yaygınlaşacağı öngörülüyor. Bununla birlikte servis kalitesini yönetebilecek yetenekteki ağ ekipmanlarının kullanımı artacak. Güvenlik de yine KOBİ’ler açısından değerli olan bilginin korunması için önem arz ediyor” dedi. KOBİ’lere yönelik çözümler revaçta Hemen hemen bütün önemli teknoloji üreticilerinin KOBİ’lerin ihtiyaçlarına özel çözüm ve ürün tasarımına öncelik verdiklerine parmak basan Netex Genel Müdürü Erhan Doğan, “Önceden, ya kurumsal pazar için geliştirilen ürünler pozisyonlanmaya çalışılıyordu ya da üzerinde hiçbir özellik bulunmayan ürünler veriliyordu. Bu durumda, ya maliyetler çok artıyor ya da ihtiyaçlara cevap vermeyen niteliksiz ürünler kullanılıyordu. Ancak, yeni eğilimlerin ortaya çıkması, birleşik iletişim, güvenlik ve mobilite uygulamalarının KOBİ’ler tarafından da benimsenmesi ile, KOBİ’lere yönelik özel ürünlerin tasarlanması zorunluluk haline geldi. Şu anda birçok markanın 250 kullanıcıya kadar büyüklükteki ağlar için özel LAN, ses, güvenlik çözümleri ve bunu destekleyen ürünleri mevcut. Şu anda da pazarın en hareketli segmentini KOBİ’ler oluşturuyor” şeklinde konuştu. KOBİ’lerin yüzde 70’nin bir web sitesinin olmadığı, yüzde 94’ünün ise e-ticaret olanaklarından yoksun olduğuna ilişkin veriler KOBİ’lerin internet’in olanaklarından henüz çok az yararlanabildiklerinin bir göstergesi. KOBİ’lerin ağ teknolojisi altyapılarını kolayca yenileyebilmeleri için son zamanlarda önemli fırsatlar sunulduğuna parmak basan Teknotel Telekom Direktörü Alper Selçuk, “Ses ve veri bütünleşmesi sağlayan IP telefonunun, KOBİ’ler tarafından gittikçe daha fazla kullanılmaya başladığını görüyoruz. Kablosuz erişim teknolojileri ve VoIP hizmetleri de KOBİ’lerin ilgi alanına girmeye başladı. Güvenlik teknolojileri de KOBİ’ler tarafından ilgi görürken, artık KOBİ’ler internet erişim servisleri tercihlerinde çok daha bilinçli hareket ediyorlar” dedi. KOBİ pazarındaki eğilimler KOBİ’ler her zaman ön planda olan bir müşteri grubu olduğuna dikkat çeken TURCom Teknoloji Pazarlama İletişimi Yöneticisi Ayça Kayış, “Çünkü ülkemizin yapısında KOBİ’lerin pazardaki payı yüzde 99’dan fazla. Sonuçta bir çok sektörde satış politikaları da hep onların üzerine kuruluyor. Yine teknolojinin ve telekomünikasyonun durumuna baktığımızda bir yaygınlaşma ve erişilebilirliğin arttığını görüyoruz. Bu durumda da ülke ekonomisini ayakta turan ve devingen yapıda olan KOBİ’lerin ağ pazarı içinde önemli bir pay sahibi olacağına inanıyoruz ve gerçekleştirdiğimiz projelerimizde buna ağırlık veriyoruz. Teknolojinin sağladığı verimlilik artışı, maliyet tasarrufları, müşteriye daha iyi ve hızlı hizmet verebilme avantajlarını yakalayarak büyük ölçekli işletme olmayı hedefleyen KOBİ’lerin bu amaçlarına ve iş ihtiyaçlarına uygun olarak tasarlandığımız ağ teknolojisi çözümleri KOBİ’ler tarafından çok ilgi görüyor” şeklinde konuştu. Vitel Satış ve Pazarlama Müdürü Mustafa Sert ise bu konuda şunları söyledi: “KOBİ’ler son yıllarda verimlilik arayışına girdikleri için ağ teknolojilerine daha yoğun yatırım yapıyorlar. Birkaç yıl öncesine kadar TCO, ROI gibii kavramlar telaffuz ettiğimizde pek anlam ifade etmezdi. Ama artık patronlar kağıt kalem ellerinde TCO, ROI hesabı yapıyorlar. Klasik ağ yapılandırmasını tamamlayan bir KOBİ, elde ettiği veriyi bilgiye dönüştürecek çözümler arayışına giriyor. ERP gibi tüm kurum fonksiyonlarını yeniden planlayan, revize eden uygulamaları korkusuzca devreye alabiliyor. Bir kurum ağınının karmaşıklığını, kullanıcı sayısını, uygulama sayısı ile çarparak anlayabiliriz. Bir de internet üzerindeki uygulamaları katarsak en basit kurum ağının bile ne büyük bir baş ağrısı olabileceğini görürüz. Bu karmaşıklık, ağ yönetiminin de kurumun bilgi güvenliği politikaları içerisinde yer almasına neden oluyor. Güvenlik nokta önlemler ile değil, politikalar ile sağlanabilecek bir hal alıyor. Genel yönetsel konularda kurumsallık geçişi için çabalayan KOBİ’ler, bilgi güvenliği politikalarını oluşturmaya hatta uygulamaya başladılar.” Internet kullanımının kaçınılmaz olduğu bir çağda yaşadığımıza parmak basan Bilge Adam Kurumsal Network Birim Müdürü Kemal Yıldırım, “Küçük ve Orta Boy İşletmeler için web sunucularını kendi ofis ortamlarında barındırmak artık ekonomik ve pratik olmaktan uzaklaşmakta, bunun yerine sunucu barındırma hizmeti veren internet servis sağlayıcılar ile anlaştıkları görülmekte. Ayrıca uzak mesafe telefon işletmeciliği konusunda 2004’te yaşanan telekom liberalleşmesi ile birlikte internet üzerinden telefon haberleşmesi oldukça yaygınlık kazanmıştır. Önümüzdeki 3-4 yıllık süreçte Kurumsal işletmelerdeki Internet telefonu kullanımında yaklaşık yüzde 95 oranında artış beklenirken bu oran KOBİ’ler için yaklaşık yüzde 80 civarında beklenmektedir” dedi. “KOBİ’ler müşteriye daha iyi hizmeti kavramalı” Cisco Türkiye Teknoloji Çözümleri Genel Müdür Yardımcısı Özay Uyanık konmu hakkında şunları kaydetti: “Günümüz dünyasında KOBİ’ler ağ altyapılarını kurarken sistemin akıllı, basit, güvenli ve hızlı olmasına dikkat ettikleri kadar kendilerine uzun dönemde en uygun maliyetleri getirecek sistemlere yönelmeye çalışmalılar. Kurdukları sistemlerin sadece alım anındaki değil uzun dönemde getirecekleri maliyetleri de hesaplayarak bütün yatırımın geri dönüşünü de hesaplamanın yollarını aramalılar. KOBİ’ler, müşterilerine daha iyi hizmet vermek üzere kullandıkları IP iletişimi gibi teknolojileri doğru kurduklarından emin olmalılar. Aynı zamanda kullandıkları teknolojilerin sadece bugün değil yarın için de uygun olmasına dikkat etmeliler. Bugün müşteriye yanıt vermede işlerini gören her teknolojinin yarın değişen ve artan ihtiyaçlara da yanıt vermeye açık olması önemlidir. IP iletişimi çalışanların telefonları cep telefonlarına ya da başka numaralara yönlendirmesine imkan tanımaktadır. Böylece müşteri, doğru insana ulaşmak için birçok numara çevirmek zorunda kalmaz. Doğru yazılım sayesinde kurumsal ağ, farklı coğrafyalarda çalışan ya da yaşayan çalışanları takip ederek, müşteriye ne zaman ve hangi numaradan yanıt verebileceklerini bilir. Böylece müşteri çağrıları hızlıca doğru kişiye yönlendirileceğinden müşteriler yaşadıkları destek hizmet deneyiminden memnun kalırlar.” Yatırımlar meyvelerini alacak EFB Elektronik Satış ve Pazarlama Müdürü Mustafa Arslan, bu konuda şunları kaydetti: “Bu gün ağ teknolojileri akıllı bina otomasyonlarından, bilgisayarlı üretim otomasyonuna ve akıllı güvenlik otomasyonlarında dahi kullanılmaya başladığınızı düşünürsek hız ve bant genişliği yeni kategorilerin çıkmasına neden olacaktır. Son dönemlerde ağ teknolojileri ile ilgili üretim yapan şirketlerin Ar-Ge’lerine de daha fazla yatırım yaptıklarını görmekteyiz. Bu yarışta yüksek hızda ağ teknolojisi ürüten şirketlerin yatırım meyvelerini yakın zaman içersinde ülkemizde de almaya başlayacağını umuyorum.” KOBİ’ler teknolojiye soğuk KOSGEB tarafından yapılan bir araştırmaya göre, KOBİ’lerin yüzde 70’nin bir web sitesi olmadığına değinen Meteksan Sistem Genel Müdür Yardımcısı Taner Bengi, “KOBİ’lerin yüzde 94’ü ise e-ticaret olanaklarından yoksun. Bu veriler, KOBİ’lerin internetin olanaklarından çok az yararlanabildiklerinin bir göstergesi. Benzer bir durum, ağ teknolojilerinde de mevcut. Üretici şirketler, bankalarla birlikte KOBi’lerin ağ teknolojisi altyapılarını kolayca yenileyebilmeleri için kampanyalar düzenliyor. Ses ve veri bütünleşmesi sağlayan IP telefonunun, KOBİ’ler tarafından gittikçe daha fazla kullanılmaya başladığını görüyoruz. Kablosuz erişim teknolojileri ve VoIP hizmetleri de KOBİ’lerin ilgi alanına girmeye başladı. Ağ teknolojilerindeki gelişmelere paralel olarak güvenlik teknolojileri de ilgi görüyor” şeklinde konuştu. KOBİ’ler dışkaynağa yöneldi KOBİ’lerin günümüz sahip oldukları ağ teknolojileri ile az sayıda personel bulundurarak ya da BT bölümlerini dışkaynak kullanımı yoluyla devrederek bilgi işlem maliyetlerini düşürdüklerini ifade eden Terakom Genel Müdürü Ahmet Özünal, “Buna paralel olarak her geçen gün ucuzlayan ve çeşitliliği artan ağ teknolojilerina sahip olabilemektedirler. Bu tür bir yaklaşımla yola çıkan KOBİ kuruluşları kazanmış oldukları bilgi ve tecrübelerini çok daha hızlı kazanca dönüştürmenin yanı sıra güvenlik ve performansdan da ödün vermemiş oluyorlar” dedi.


Tüm haberlere geri dön...
Ankara Merkez
Tel: (312) 434-2245 Faks: (312) 431 19 53
İstanbul (Anadolu)
Tel: (216) 384-5061 Faks: (216) 384 50 26
İstanbul (Avrupa)
Tel: (212) 347-7540 Faks: (212) 347 75 44
İzmir
Tel: (232) 489-0755 Faks: (232) 425 21 49
Bursa
Tel: (224) 274-0055 Faks: (224) 273 00 26
2025© Bimel Elektronik Mamulleri Pazarlama A.Ş. internet sitesinin yayın hakları, tüm görsel malzeme ve bilgilerin elektronik ortamlar dahil kullanım hakkı sadece Bimel Elektronik Mamulleri Pazarlama A.Ş.'ne aittir. İzinsiz kullanmak, kopyalamak ve alıntı yapmak yasal kovuşturma hakkı doğurur.